İtalya, 1987 yılında referandumla aldığı nükleer enerji yasağını kaldırmaya hazırlanıyor. Başbakan Giorgia Meloni liderliğindeki hükümet, enerji güvenliği ve bağımsızlığı sağlamak amacıyla nükleer enerjiye dönüşü stratejik bir adım olarak değerlendiriyor. Çevre ve Enerji Güvenliği Bakanı Gilberto Pichetto Fratin, planın yıl sonuna kadar onaylanmasını beklediğini ve 2030’a kadar ülkede nükleer santrallerin yeniden faaliyete geçeceğini belirtti.
İtalya, 1987’de Çernobil felaketinin ardından nükleer santrallerini kapatma kararı almış, 2011 yılında dönemin başbakanı Silvio Berlusconi’nin nükleer enerjiye dönüş çabası ise Japonya’daki Fukuşima nükleer felaketi sonrası reddedilmişti. Ancak hükümet, gelişen nükleer güvenlik ve teknoloji sayesinde bu yasağın artık geçerli olmadığını savunuyor. Uzmanlara göre, İtalya’nın enerji arzının %11’inin nükleer enerjiden karşılanması durumunda, 2050 yılına kadar karbon azaltım maliyetlerinde 17 milyar euro tasarruf sağlanabilecek. Uzun vadede bu oran %22’ye çıkarılmak isteniyor.
İtalya’nın nükleer dönüş planı, Avrupa Birliği üyesi ülkelerin Avrupa Komisyonu’na sunduğu Ulusal Enerji ve İklim Planı kapsamında önerildi. Küçük modüler reaktörlerin (SMR), çelik ve cam sanayisi gibi yüksek karbon salımı yapan sektörlerin yeşil dönüşümüne katkı sağlayacağı öngörülüyor.
İtalya, yıllardır kendi topraklarında nükleer santral işletmese de, enerji şirketleri İspanya ve Slovakya gibi ülkelerdeki nükleer projelerde yer aldı. Ayrıca Fransa’nın EDF şirketiyle iş birliği yaparak yeni nesil nükleer santrallerin inşasını değerlendirdiği belirtiliyor. Fransa, elektrik üretiminin yaklaşık %70’ini nükleer enerjiden sağlıyor ve yıllık 3 milyar euro değerinde elektrik ihracatı yapıyor.
Yeni nükleer enerji politikası parlamentonun onayını beklerken, İtalya’nın enerji dönüşümüne yönelik bu hamlesi Avrupa’da yakından takip ediliyor.